Yaşam

Tüm Bilinmeyenleriyle ‘Abdülhamid Han’

Google News

Hepimiz tarihe şöyle bir baktığımızda Osmanlının son dönemlerini yöneten padişah Abdülhamid Han için nice şeyler söylenmiştir.  Padişahımızı tanımadan başkalarının söylediği yalanlara kanma noktasına gelmişiz.

Hatta o dönemde aydın dediğimiz kesim bile padişah hakkında yalan beyanlarda bulunmuşlar ve sonradan pişman olmuşlardır. Ama ne çare, söylenen yalanlar yapılan gizli oyunlara bakınca Osmanlıyı son dönemlerinde resmen yeniden inşa ettiğini görüyoruz Abdülhamid Han’ın. Bakalım neler yaşanmış neler yapılmış, tarihte bilinmeyen yönleriyle Abdulhamid Han.

II. Abdulhamid Han’ın hayatı

21 Eylül 1842’de İstanbul’da doğmuştur. Çok iyi tahsil görmüş din ilimlerini mükemmel bir şekilde öğrenmiştir. Abdülhamid Han’ın Babası Abdülmecit Han, validesi ise Tirimüjgan Kadınefendi’dir. Abdulhamid Han tahta çıktığında devlet tam bir bunalım içindeydi.

Balkanlarda ayaklanmalar çıkmış ekonomi çökme seviyesine gelmişti. Sadrazam Mithat paşa ve arkadaşları isteği üzerine 23 Aralı 1876’da 1. Meşrutiyeti ilan edildi. Gayrimüslimlerin de yer aldığı meclisi Mebusan’ın ilk işi Rusya harp ilan edildi. 93 Harb diye de anılan bu savaş Osmanlı Devleti için tam bir felaket oldu. İstanbul önlerine kadar geldi Ruslar ve Bulgaristan’dan İstanbul’a gelmeye başladılar.

Bir bilgi

Önemli bir evrakın imzası için Mabeyn Başkatibi Esad Bey’in geceleyin Sultan II. Abdülhamid’in kapısını çaldığında, II. Abdülhamid bir süre sonra kapıyı açar ve şu cevabı verir;

”Kusura bakmayın beklettim, geleceğinizi biliyordum kapıyı çaldığınızda ben çoktan uyanmıştım. Kapıyı açamadım çünkü abdest alıyordum, ben bugüne kadar devletin hiçbir evrakına abdestsiz imza atmadım.”

Meclisi kapatarak devlet idaresini ele aldı

II. Abdülhamid devleti felakete sürükleyen meclisi kapattı ve devlet idaresini eline aldı. Rusya ile Ayestefonas Antlaşması imzalayarak Kars, Ardahan, Batum, Makedonya ve Batı Trakya’yı kaybediyordu ancak İngiltere ile anlaşan 2. Abdülhamid Berlin anlaşması ile Kıbrıs idaresini onlara bırakmak şartıyla toprakların bir kısmını geri aldı.

II. Abdülhamid

2. Abdülhamid Han Osmanlı Devletini iyi bir siyaset ile yönetmiştir. Adaletli ve kudretli bir yönetici olmuş, duyunu umumiye idaresini kurarak Osmanlı borçlarının büyük bir kısmını ödemiştir. Ülkede eğitime büyük önem vermiş, imar faaliyetlerini başlatmıştır. Çoğu kendi şahsi parasından olmak üzere Cami, okul, hastane, medrese, köprü, çeşme gibi 1552 eser yaptırdı. Ülkenin dört bir yanına demiryolu döşetti.

Yöneticilikte örnek gösterilecek isim: Abdülhamid Han

Filistin’de Yahudi devleti kurmayı isteyenlerin karşısında olduğunu sert bir dille beyan etti. Osmanlı’nın bütün borçlarını silme tekliflerini reddetti. Doğuda Ermeni faaliyetlerine karşılık Hamidiye Alaylarını kurdu ve güvenliği sağladı. Padişah’ı geçemeyeceklerini anlayan iç ve dış düşmanlar türlü iftiralar attılar kızıl sultan iftiraları ile gelecek nesilleri zehirlemeye çalıştılar.

Batılı devletlerin desteğini alan ittihatçılar 2. Meşrutiyeti ilan ettiler ve padişahı tahttan indiren ittihatçılar ülkede asayişi sağlayamadılar. Ülke topraklarının büyük bir bölümünü kaybetmeye başlayınca Abdülhamid Han’ın ülkeyi nasıl yönettiğini anladılar ve kimileri padişaha yaptıklarından pişmanlık duydular.

“Bir karış dahi olsa vatan toprağını satmam, zira bu vatan bana değil milletime aittir. Milletim de bu toprakları ancak aldığı fiyata verir. Çünkü bu topraklar kanla alınmıştır, kanla verilir!”

Padişahın ilim ve irfanı, ülkesine dinine bağlılığı, halkı için gece gündüz çalışması 33 yıl vatanını ayakta tutması, Ortadoğu da huzur ve güvenliği sağlaması hakkı ödenmeyecek bir padişah. Şimdilerde buralar kan gölü, huzur ve güvenlik sağlanamamış Arap alemi siyonizmin oyuncağı haline gelmiştir.

2. Abdülhamid Han tahttan indirilirken söylediği sözler

“33 sene millet ve devletim için, memleketimin selameti için çalıştım. Elimden geldiği kadar hizmet ettim. Hâkimim Allah ve beni muhakeme edecek de Resulullah’tır. Bu memleketi nasıl buldumsa, öylece teslim ediyorum; hiç kimseye bir karış toprak vermedim. Hizmetimi Cenab-ı Hakkın takdirine bırakıyorum. Ne çare ki, düşmanlarım bütün hizmetlerime kara bir çarşaf çekmek istediler ve muvaffak oldular.”

İşte bizim atalarımız üzerinde şimdilerde yıkım yapıyor hak yiyordu diyenler kimler için çalıştıklarını görsünler ve şunu bilsinler; ellerinin birçok masum insanın kanı ile kirlendiğini.

Abdülhamid han ne zaman vefat etti?

Abdülhamid han vefatı
Abdülhamid Han’ın cenaze töreninden bir görüntü.

Abdülhamid Han’ın ölüm tarihi ve nerede, ne zaman öldüğüne dair çeşitli söylentiler yer almaktadır. II. Abdülhamid’in ne zaman hayatını kaybettiğine dair kesin bilgileri araştırdık ve tüm yönleriyle ele aldık.

Abdülhamid Han tahttan indirildikten sonra 27 Nisan 1909 tarihinde Selanik’e gönderildi. 10 Şubat 1918’de Beylerbeyi Sarayı’nda soğuk algınlığı ve mide rahatsızlığı nedeniyle vefat eden Abdülhamid Han’ın kabri İstanbul Çemberlitaş’ta bulunmaktadır. Abdülhamid Han’ın naaşı dedesi Sultan II. Mahmut’un türbesindedir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu