Ulubatlı Hasan ve İstanbul’un Fethi
Hepimiz biliyoruz ki tarihte derin izler bırakan nice kahramanlarımız var. Bunlardan biri de Ulubatlı Hasan. Hakkında çocukluğundan İstanbul’un fethine kadar birçok bilgiler yazılmıştır. Kimi yazılanlara göre; Sultan II Murat’ın yanında savaşa katılan Ulubatlı Hasan’ın babası şehit olunca oğlunu sultana emanet etmiştir.
İçindekiler
Ulubatlı Hasan kimdir?
Ulubatlı Hasan, iyi kuvvetli bir savaşçıydı, bazen Fatih ile kılıç dövüşü yaparlardı. Aynı zamanda iyi birer arkadaş olmuşlardı. İstanbul’un fethinde en ön sırada bulunmak istemiştir.
Ulubatlı Hasan İstanbul’un simgelerinden biri olmuş ve hayatına dair pek bilgi bulunmasa da adı kitaplarda ve film sahnelerinde geçmektedir.
Ulubatlı Hasan’ın hayatı
1428 yılında Bursa’ın Ulubat köyünde doğmuştur. Fatih Sultan Mehmet’i kumandasında İstanbul kuşatmasına katılmıştır. Genç bir padişahın karşısında Bizans imparatorluğu çatırdamaya başlamış, 29 Mayıs Salı günü sabaha karşı son saldırı yapılıyordu.
Yeniçeriler arasından iri yarı bir asker Ulubatlı Hasan surlara tırmanmaya başlamıştı ve onunla birlikte 30 kadar asker tırmanmaya başladı. Ulubatlı Hasan yara almasına karşın arkadaşlarının surlara tırmanmasına yardım etti. Ulubatlı Hasan, İstanbul fethinde ilk sancağı dikerken şehit oldu.
Peçevi’nin ünlü tarihinde Adem Ejderhası olarak nitelediği Ulubatlı Hasan’ın diktiği sancak, o anda Bizans’ın tüm ümidini yitirivermişti. Türk bayrağı ve yeniçerinin serpuşu artık surların üzerinde idi. Elli üç günün ardından artık zafer Türklerindi. Bayrağın Bizans surları üzerinde gören Türk askeri coşmuş ve bir ok gibi ileri atılmıştı.
Ulubatlı Hasan’ın, iri yarı heybetli bir asker olduğu rivayet edilmektedir. Hakkında pek fazla bilgi bulunmasa da tarihi bir kahramandır.
İstanbul’un fethi
Bizans tarihçisi Phrantzes’in anlatımına göre; Türklerin 29 Mayıs Salı günü sabaha karşı Edirnekapı ile Topkapı arasında bir hücum başlatıyor.
Savunmanın temel direği olan Venedikli General Giustiniani’nin yara alıp cepheyi terk etmesi üzerine Türk askerlerin heyecana gelmesi ve Fâtih’den gelen Topkapı Surlarına tırmanılması emrinin alınmasıyla birlikte Uluabatlı Hasan isimli küçük rütbeli ve genç bir asker veya subay, maiyyetindeki 30 askerle beraber, Osmanlı bayrağını surlara dikmişlerdir.
Tarihimizde nice kahramanlarımız var, hepsi ile ne kadar gurur duysak az. Çünkü nice medeniyetlere ev sahipliği yapan İstanbul için seve seve canlarını ortaya koymuşlardır. Belki de delice yaralar alarak.
Şimdi bizim de onların bıraktıkları emanete sahip çıkmamız ve korumamız gerekir. Kolay kolay hangi millet böyle canı pahasına savaşır, bilinmez.
